Aydın Doğan Vakfı ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti iletişim fakültesi öğrencileri için webinar düzenledi

Bu yıl 33. kez gerçekleştirecek Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Aydın Doğan Genç İletişimciler Yarışması öncesinde, iletişim fakültesi öğrencilerini bilgilendirmek ve karşılıklı görüş alışverişinde bulunmak üzere 26 Mayıs Perşembe günü Radyo Yayıncılığı webinarı düzenledi.

Yarışmaya işitsel dalda jüri üyesi olarak katkı sağlayan Haluk Sarıtaş,
Jozi Zalma, Şafak Karaman, Ümit Aslanbay ve akademisyen Murat Erdin’in katıldığı webinarda öğrencilerin soruları da cevaplandırıldı.

Türkiye’de geleceğin gazetecilerinin, iletişimcilerinin, dünyanın gelişmiş ülkelerindeki meslektaşlarıyla rekabet edebilmesi için Genç İletişimciler Yarışması’nı düzenleyen Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Aydın Doğan Vakfı bu yıl 33. kez gerçekleştireceği yarışma öncesinde öğrenciler için 26 Mayıs 2022 tarihinde webinar düzenledi.

Genç iletişimcileri bilgilendirmeyi amaçlayan “Radyo Yayıncılığı Webinarı”nda, radyo programlarında içerik, süre, anlatım teknikleri, özgünlük, inandırıcılık, soru sorma teknikleri, Z kuşağı etkisi ve dijitalleşme gibi başlıklar üzerinde fikir alışverişi yapıldı.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Sibel Güneş’in moderatörlüğünde gerçekleşen webinar’da yarışmaya işitsel dalda jüri üyesi olarak katkı sağlayan Haluk Sarıtaş, Jozi Zalma, Şafak Karaman, Ümit Aslanbay ve akademisyen Murat Erdin katıldı.

Cumhuriyet Gazetesi Kitap Editörü Ümit Aslanbay radyoların var olmaya devam edeceğinin altını çizerek; “İnsanlara ilginç gelen ya da ilgilenmek istedikleri konular oldukça radyo var olacak. Gazetelerin, televizyonların ve radyoların birbirine desteklemesi ve bir çember içinde birbirini beslemesi gerek. Genç iletişimcilerin de buna dikkat etmesi gerekir. Sadece bu da değil etik ve yasal sorumlulukları var hepimizin. Başkasının yaptığı işi, kopyalayıp yapıştırıp kendi işiniz gibi yapmamak lazım. Haberin peşine düşmek gerek, ya da var olan bir olayın üzerine gidilmeli, ileriye götürme konusunda kafa yorulmalı, alıntılardakaynak mutlaka gösterilmeli” dedi.

Akademisyen Murat Erdin isehaberi peşine düşülmesi gerektiği konusunda gençlere tavsiyelerde bulunarak ekledi:

“Radyonunu ölüp ölmeyeceğinden bahsediliyor. Bu bayatlamış bir söylem. Medya organları birbirini destekleyerek beslenirler. Hepsi farklıdır. Genç iletişimcilerin bunu iyi anlaması lazım. Radyoda, insan sesinin temel enstrüman olduğunu unutmamak gerekiyor. O ses iyi değilse baştan kaybedersiniz. Bununla birlikte soru sormak konuya hakim olduğunun göstergesidir. Haberci, programcı soru soran kişidir. Bunu iyi programcılar yaparlar. Haber yaşıyor, nefes alıyor, önemli olan onu bulup ortaya çıkarmak, peşine düşmektir.”

Z kuşağının radyo dinlediğini belirten Slow Türk Genel Yayın Yönetmeni Haluk Sarıtaş ise “Z Kuşağı radyo dinliyor mu dinlemiyor mu sorusuna kesinlikle evet diyorum” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz de onları dinleyip değişiyoruz. Gerçekten radyo dinleme alışkanlığı yaratıyoruz. Radyolar her türlü değişime ayak uyduran iletişim araçlarıdır. Değişmek, evrimleşmek ayakta kalmak önemliydi. Biz aplikasyon olarak telefonlara, tabletlere girerek bu değişime ayak uydurduk. Değişime ayak uyduramazsanız geride kalırsınız.”

Sarıtaş konuşmasında,gençlere Slow Türk olarak metaverse’te stüdyolar, aletler var etmek istediklerini ve bu evrende Slow Türk konseri düzenlemek istediklerinin de müjdesini verdi.

Power FM ‘den Jozi Zalma (Geveze), güncel kalmanın ve kendini geliştirmenin önemine vurgu yaptı. 50 farklı radyo yayını tipi olduğuna dikkat çeken Jozi Zalma, “Eğitimlerde tek tip radyoculuk eğitimi veriliyor.Güncel değilseniz silinip gidiyorsunuz. Güncel kalmanın evrensel kriterleri var. Öğrencilerin başka boyutta bakabilmelerini sağlamak gerekiyor. Genç iletişimcilerin biraz merak etmesi, kurcalaması, yenilikleri takip etmesi gerekiyor” dedi.

İyi bir radyoculuğun nasıl olması gerektiği konusunda gençlere önerilerdebulunandeneyimli radyocu ve yapımcı Şafak Karaman, “İyi bir radyocu olmak için mikrofonik ses olması gerekiyor. DJ’lik performansı söz konusu olduğu zaman çok ama çok iyi satmalı. Eğer ifadeleriniz, anlatım biçiminiz, alt yapınız sağlamsa ve kendinizden eminseniz yaptığınız işi iyi sattığınıza dinleyici tanıklık eder. İster DJ, ister programcı, ister showman olun, içeriği iyi satmalısınız. Her kurduğunuz cümlenin içinin dolu olması gerekiyor, bunları yaparsanız bir yere varırsınız” diye konuştu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir